Kuraklığa Karşı Bir Başarı Hikayesi: İSRAİL SU YÖNETİMİ
- Bir Acemi Yolcu
- Apr 7
- 2 min read
İsrail, dünyanın en kurak bölgelerinden birinde yer almasına rağmen, su yönetimi konusunda küresel çapta örnek gösterilen bir başarıya imza atmıştır. 1948’deki kuruluşundan bu yana, sınırlı su kaynaklarına rağmen büyüyen nüfusunu ve gelişen tarımını sürdürebilir hale getiren İsrail, bu başarıyı teknolojik inovasyon, kamu bilinci ve entegre yönetim sistemleriyle sağlamıştır.
Bu sistemlere kısaca değinmek gerekirse….
TUZDAN ARINDIRMA (DESALİNASYON) TEKNOLOJİLERİ
İsrail’in su yönetimindeki en büyük devrimlerinden biri, deniz suyunu içme suyuna çeviren tuzdan arındırma tesisleridir. Akdeniz kıyısında yer alan bu tesisler, ülkenin içme suyunun yaklaşık %70’ini sağlamaktadır. Sorek, Aşkelon ve Hadera gibi dev tesisler, dünyanın en verimli desalinasyon sistemleri arasında kabul edilmektedirler.
Bu sistemler, modern “reverse osmosis” (ters ozmoz) teknolojisini kullanır ve düşük enerji tüketimiyle yüksek miktarda temiz su üretir. Enerji verimliliği, çevresel sürdürülebilirlik açısından büyük önem taşır.
ATIK SU GERİ DÖNÜŞÜMÜ ve TARIMDA KULLANIMI
Atık suyun geri dönüştürülmesinde dünya lideri olan İsrail, evsel atık suların yaklaşık %90’ını arıtıp tekrar kullanmaktadır; bu oran dünya ortalamasının (%20) çok üzerindedir. Arıtılan su, özellikle tarım alanlarında kullanılmakta ve bu sayede temiz içme suyunun tarımda boşa harcanması önlenmektedir.
En büyük arıtma tesislerinden biri olan Shafdan, Gush Dan bölgesindeki milyonlarca insanın atık suyunu arıtarak tarım için yeniden kullanılabilir hale getirir.
DAMLAMA SULAMA TEKNOLOJİSİ
1960’lı yıllarda İsrail tarafından geliştirilen damlama sulama sistemi, tarımda verimliliği artırırken su tüketimini ciddi şekilde azaltır. Su, doğrudan bitki köklerine damla damla verildiği için buharlaşma ve sızma yoluyla kayıplar minimuma indirilir. Bu sistem bugün dünya genelinde yaygın olarak kullanılmakta ve İsrail, bu teknolojinin ihracatında önde gelen ülkelerden biridir.
ULUSAL SU TAŞIMA VE YÖNETİM SİSTEMİ
İsrail, suyun bulunduğu yerden ihtiyaç duyulan bölgelere taşınması için entegre bir ulusal su altyapı sistemi kurmuştur. 1964 yılında devreye giren National Water Carrier (Milli Su Taşıma Şebekesi), kuzeydeki Kinneret Gölü’nden (Taberiye Gölü) ülkenin güneyine kadar su taşıyan bir ana hat olarak hizmet vermektedir. Bu sistem yıllar içinde modernize edilerek desalinasyon tesislerinden gelen suyu da dağıtabilecek şekilde genişletilmiştir.
KAMU BİLİNCİ VE SU TASARRUFU
İsrail’de halk, suyun değerinin çok farkındadır. Eğitim kampanyaları, faturalandırma sistemleri ve teşviklerle su tasarrufu yaşamın bir parçası haline getirilmiştir. Su fiyatlandırması kademeli sistemle çalışır; az kullanan az, çok kullanan fazla öder. Bu da tasarrufu teşvik eder.
İsrail, sınırlı su kaynaklarını teknoloji, planlama ve halk bilinciyle yöneterek kuraklığa karşı sürdürülebilir bir sistem kurmuştur. Desalinasyon, atık su geri dönüşümü, akıllı sulama ve kamu katılımı, ülkenin su krizini bir fırsata çevirmesini sağlamıştır. Bu model, iklim değişikliğiyle birlikte su stresi yaşayan tüm ülkeler için ilham verici bir örnek teşkil etmektedir.
Comments